BEKTAŞİLİKTE TARİHSEL SEYİR İÇİNDE KADINA BAKIŞIN DAYANAKLARI
Oğuzlar'da Kadının Yeri
Oğuzlarda ve eski Türk toplumlarında kadının yerini anlamak için aşağıdaki alın tıları incelemekte yarar vardır: Kitab-ı Dede Korkut'un önsözünde kadınlar hakkında şöyle bir paragraf vardır:
"Karılar dört türlüdür. Birisi solduran soydur, birisi dolduran soydur. Birisi evin dayağıdır, birisi nice söylesen bayağıdır. Evin dayağı oldur ki, yazıdan, yabandan eve konuk gelse, er adam evde olmasa, olanı yedirir içirir. ağırlar. azizler gönderir. Ol Fatıma soyudur" (Noyan, 1987:100-101).
"Dede Korkut öykülerinde İslamlıktan önceki devir kadın tipleri pek güzel gösterilmiştir. Türk mitolojisine göre a.Jemin yaratılışında bile kadının rolü vardır. Evren yaratılmadan önce Talay Deniz. vardı ve Tanrı (Kayra Han. Ülkün Ata) tek başına idi. Bu yalnızlıktan usanınca "Ne yapayım. ne yaratayım?" diye düşünürken önünde ne varsa tut ilhamı geldi. Önüne baktı. denizde Ak ine (Beyaz Anne)'yi gördü. O, kendisine: "ettim, bitti: yarattım oldu" demesini söyledi ve kayboldu. O da bütün benliğine dolan bu (ettim, bitti) ilhamıyla evreni yaratmağa başladı. urada Al-i İmran Suresi'nin 47. ayetinde geçen "kün feyekün" (ol dedi ve oldu) bölümü ile bu eski Türk lejandı arasındaki benzerliğe hatta tıpkı tıpkısına eşitliğe dikkati çekmek isterim .